15 Temmuz 2016, Türkiye tarihinde unutulmaz bir gece olarak yerini aldı. FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimi, sadece ülkenin siyasi istikrarını değil, milyonlarca insanın hayatını da altüst etti. O gece gerçekleşen çatışmalarda birçok insan vuruldu, yaralandı veya hayatını kaybetti. Ancak bu olayların getirdiği acılar sadece anlık değildi; bazıları için kalıcı yaralar bıraktı. İşte, o gece vurulan ve hala fiziksel ve ruhsal yaralarını saran bir adamın hikayesi…
Mustafa, 15 Temmuz gecesi evinin yakınlarındaki bir meydanda yaşanan darbe girişimini takip etmekteydi. Olaylar sırasında, kalabalığın içinden gelen sesler ve silah sesleri, herkes gibi onun da kalbini hızla çarptırmıştı. Darbenin karşısında durmak için sokaklara dökülen halk, o anın önemini bilerek cesaretle mücadele etti. Ancak, bir anda meydana gelen çatışmalar sırasında bir kurşun Mustafa'nın vücuduna isabet etti. İşte o andan itibaren, hayatı sonsuza kadar değişti.
Kurşun yarası, bedeni gibi ruhununda derin yaralar açtı. İlk müdahaleden sonra hastaneye kaldırılan Mustafa, uzun bir tedavi sürecine girmek zorunda kaldı. Vücudu, kurşunun bıraktığı fiziksel izlerle dolarken, zihni de o gecenin dehşet verici anılarıyla sarılıydı. 9 yıl boyunca kalıcı izler bırakacak olan bu darbenin etkileri, sadece fiziksel değil psikolojik açıdan da derin bir etki yaratmıştı.
Mustafa'nın hayatı, 15 Temmuz gecesi aldığı yarayla birlikte zorlayıcı bir sürece girdi. İş gücü kaybı, fiziksel acılar, sürekli hastane ziyaretleri ve rehabilitasyon süreci, onun hayatını olumsuz etkiledi. Ailesinin maddi ve manevi destekleri, bu serüvenin en önemli parçası oldu. Ancak, zaman zaman bir erkeğin yaşadığı gibi, kendisini bir yük olarak hissetmesi de kaçınılmazdı. Yaşadığı acılar, onun sosyal hayatını da kısıtlarken, depresyon ve stres gibi ruhsal sorunlarla da mücadele etmeye başladı.
Bugün, Mustafa hala fiziksel rehabilitasyon sürecini sürdürüyor. Bazen günler, ağır ağrılarla geçiyor; bazen ise yaşadığı kabuslarla başa çıkmak zorunda kalıyor. Ancak içindeki azim ve hırs, ona devam etme gücü veriyor. Türkiye, 15 Temmuz gecesi yaşananlara karşı bir daha asla sessiz kalmamak konusunda kararlı. Mustafa, kendisinin ve diğer yaralıların bu savaşından daha güçlü çıkması için elinden geleni yapıyor.
Mustafa'nın hikayesi, 15 Temmuz'un yalnızca tarihsel bir olay olmadığını, bireylerin hayatlarında nasıl kalıcı izler bıraktığını gözler önüne seriyor. Bugün, Türkiye’de birçok insan benzer acılarla savaşıyor. Farkında olmasak da, bu hikayelerle dolu bir toplumda yaşıyoruz ve her biri, ulusal hafızamızda önemli bir yer tutuyor.
Sonuç olarak, 15 Temmuz gecesi yaşananlar, yalnızca bir darbe girişimi değil; aynı zamanda birçok insanın hayat mücadelesi anlamına geliyor. Mustafa gibi isimler, yaşadıkları olayları unutmamak ve tekrarlanmaması için seslerini yükseltmeye devam ediyor. Bu herkes için bir ders niteliği taşırken, ülkenin birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi gerektiğinin de altını çiziyor.
Acılarla dolu bir geçmişten gelen bu duruş, geleceğe umutla bakabilmenin ve acıyı güzelliklerle sarıp sarmalamanın yolunu da açacaktır. Zamanla hepsi birer hatıra olarak bu ülkenin tarihine geçecek, ancak bunun yanında mücadele eden insanların hikayeleri asla unutulmayacak.